İçeriğe geç

Tutmayın küçük enişteyi kimin sözü ?

Tutmayın Küçük Enişteyi, Kimin Sözü?

Bir akşam yemeği öncesi, ailenin büyükleri mutfakta, herkesin gözleri bir noktada, kulağıysa diğerlerinde. O an, herkesin gönlünde farklı duygular var. Birazdan neşeyle başlayacak sohbet, içtenlikle devam edecek, fakat bir cümle duyulacak ve gülümsemeler arasında bir şeyler sarsılacak. O anın arifesinde, “Tutmayın küçük enişteyi!” diyen birinin sesi yankılanacak. Ve belki de o an, hepimizin geçmişine, ilişkilerimize, kadınların ve erkeklerin dünyalarına dair bir şeyler hatırlatacak.

Ailenin Çekirdek Birliği: O Küçük Enişte

Kenan, yeni evlenmişti. Hem de sevdiği kadını çok mutlu etmek için yıllarca beklemişti. Düğün hazırlıkları, minik heyecanlar, kayınvalide ile yaşanan birkaç tatlı tatlı tartışma… Her şey yolunda gidiyordu. Ta ki o akşam, ailedeki tüm fertlerin bir araya geldiği o yemek masasına kadar.

Kenan’ın bir şeyleri yanlış yaptığını fark etmemişti. Ama etrafındakiler fark etmişti. Yemekteki sohbetin konusunun büyük kısmı, Kenan’ın kız kardeşiyle yapacağı o büyük projeyi kapsıyordu. İşler büyüdükçe, işlerin nasıl daha stratejik bir şekilde çözülebileceğine dair söylemleri artmıştı. Kenan’ın her yönüyle “çözüm odaklı” ve “görünmeyen yönleri” dikkate alan bakış açısı, bazen abartıya kaçabiliyordu.

“Tutmayın küçük enişteyi!” dedi bir ses, arka planda beliren Kayınvalide’nin gülümseyen yüzünden. Herkes bir anda sustu, aralarındaki o ince ama anlamlı bakışlar hızla dolaşmaya başladı. O söz, sadece bir şaka değildi. Kadınlar arasında, kayınvalidenin o cümleyi dile getirişi, yılların izlerini taşır gibiydi. Kenan, “Küçük enişteyi” unuttuğunu düşünüyordu belki ama o basit cümle, hayatlarının farklı perspektiflerinden nasıl anlaşılacağını gösteriyordu.

Kadınların Empatik Gücü: “Tutmayın Küçük Enişteyi”

Kayınvalide, yıllardır biriktirdiği deneyimle kenarda duruyordu. Evet, Kenan çözüm odaklıydı, belki de her şeyin en mükemmel haliyle yapılmasını istiyordu ama o an, bir kadının hayata bakış açısını görmek mümkündü. O an, kadınların ilişkisel doğasını yansıtan bir anlam taşıyordu.

Kayınvalide, kızının mutluluğunun, sadece “her şeyin doğru yapılmasından” değil, aynı zamanda insan kalmak, duyguları paylaşmak ve ilişkiler kurmakla mümkün olduğunu biliyordu. Kenan, sadece evin çözüme kavuşturulması gereken bir parçası gibi düşünüyordu; oysa Kayınvalide, ilişkilerin yapısındaki incelikleri çok iyi kavrayabiliyordu. “Tutmayın küçük enişteyi” cümlesi, bir kadının o an sahip olduğu, herkesin duymadığı duygusal bakış açısını yansıtan bir his gibiydi. Bazen çözüm, soğukkanlı düşüncelerle değil, içtenlikle ve sevinçle gelir.

Erkeklerin Stratejik Düşüncesi: “Çözüm Bulmak Mı, Empati Mi?”

Kenan, tıpkı birçok erkeğin yaptığı gibi, sorunları çözmeye, işleri halletmeye odaklanmıştı. O sırada, Kayınvalide’nin söyledikleri onun için sadece bir espri gibiydi. Oysa Kenan’ın zihni, sürekli olarak işlerin nasıl daha verimli olabileceğini ve daha kolay nasıl yapılabileceğini düşünüyordu. Ama o akşam, ilişkilerin çözüm arayışının sadece bir yönü olmadığını fark etti.

Erkeklerin çoğu, olayları stratejik bir biçimde ele alır, ama kadınlar, olayları bütünsel bir şekilde görürler. Kadınlar için sağlıklı bir ilişki, sadece mantıkla çözülmez; karşılıklı anlayış, empati ve duygusal bağ önemlidir. Kenan, yıllardır bu dengeyi kurmaya çalışmıştı ama o an, kadınların dünyasına girmeye biraz daha yaklaşmıştı.

O Anın Büyüsü: Hangi Yöntem Gerçekten İşe Yarar?

O akşam, Kenan’ın kafasında bir soru yankılanıyordu: Gerçekten, her şey mantıkla çözülebilir mi? Bir ilişkiyi, bir problemi her zaman “stratejik” bir şekilde çözmek mümkün mü? Kayınvalide’nin “Tutmayın küçük enişteyi” cümlesi, hem bir espri hem de derin bir anlam taşıyordu. Kenan, o cümleyi ilk kez duyduğunda belki de farkına varmamıştı ama o an, iki dünyadan birbirini anlamaya dair bir köprü kuruyordu.

Kenan, bir süre sonra o akşamı düşündü. Kayınvalide’nin gülümseyen yüzünü hatırladı. Bir kadının, doğru zamanlamayı ve doğru sözleri nasıl kullanacağını gözlemlemek, Kenan’ın sadece bir iş adamı olmanın ötesine geçmesini sağladı. O an, empati ve anlayışın gücünü anlamıştı. Bir erkek, bir kadının bakış açısını belki hemen fark etmeyebilir ama zamanla ilişkilerin derinliklerine inebileceğini öğrendi.

Bir Hikaye, Bir Ders

Hikaye burada bitmiyor. Kenan, o geceyi düşündükçe, kadınların duygusal zekasının ve empatisinin iş dünyasında da ne kadar güçlü olduğunu fark etti. Aynı şekilde, kadınlar da bazen çözüm odaklı düşünmenin ilişkilerde de etkili olabileceğini öğreneceklerdir.

Peki ya siz, “Tutmayın küçük enişteyi” dediğinizde ne hissedersiniz? Bir ilişkide çözüm odaklı olmakla empatik olmak arasında sizce nasıl bir denge olmalı? Kendi deneyimlerinizi bizimle paylaşın, belki de hep birlikte daha çok şey keşfederiz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
betexper güncel girişsplash