İçeriğe geç

Mevlana’ya sormuşlar ne bilirsin diye ?

Merhaba sevgili okurlar,

Bir gün, derin düşüncelerin ve mistik öğretilerin insanı Mevlana’ya sormuşlar: “Ne bilirsin?” Cevap ise tam da Mevlana’ya yakışır şekilde, derinlikli ve anlam yüklü olmalı, değil mi? Ama ne yazık ki Mevlana’dan gelen cevap biraz daha… sürpriz olmuş! “Benim bildiğim tek şey hiçbir şey bilmediğim,” demiş.

Bunu duyan birileri “Hımmm, çok felsefi…” derken, bir diğeri “Açıkça söyle, ‘bilmiyorum’ demek istiyor,” demiş olabilir. Peki, böyle bir cevapla baş başa kaldığımızda, Mevlana’yı mizahi bir dille nasıl anlatabiliriz? Bence burada hem erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımlarını hem de kadınların empatik bakış açılarını bir araya getirebiliriz. Ama bu kez, esprili bir dille… Hazırsanız, Mevlana’ya sormuşlar: “Ne bilirsin?” sorusunu biraz daha eğlenceli bir açıdan ele alalım!

Mevlana’ya Sormuşlar: “Ne Bilirsin?”

Düşünün, bir gün Mevlana’yı bir kahve dükkanında buluyorsunuz. Yanına gidip “Mevlana, ne bilirsin?” diye soruyorsunuz. Hemen cevap geliyor: “Bir tek şunu bilirim, kahvemin şekeri tam 3.5 küp olmalı, yoksa meditasyon yapamam!” Tabii, bu Mevlana’nın bir ruh hali meselesi, o yüzden hemen sıradaki soruyu soralım: “Peki, sence aşk nedir?” Ve o cevap geliyor: “Aşk, kahvenin tam sıcağında, ama şekersiz olanıdır.”

Tabii bu tip cevaplar, Mevlana’nın mistik bakış açısını bir kenara bırakıp, biraz da hayatın eğlenceli tarafına yönelmiş olabiliriz. Ama bir de gerçeklik var, değil mi? Mevlana, derin felsefi görüşleriyle dünya çapında bir isim olmuşken, bugün bile bize ilham veriyor. Yani, işin içinde biraz da “Mevlana’nın felsefi derinliği” olsa da, ben böyle düşündüm: Eğer bugün Mevlana’ya bir soru sorulsa, bize ne söylemek isterdi?

Erkeklerin Çözüm Odaklı Yaklaşımı: “Mevlana, Ne Bilirsin?”

Eğer Mevlana’ya bir erkek “Ne bilirsin?” diye sorarsa, büyük ihtimalle şöyle bir cevap alırız: “Evet, bilirim. Günde 8 saat çalış, 5 saat spora git, 3 saat Netflix’te vakit geçir, gerisini zaten hayat seni halleder!” Bir çözüm odaklı bakış açısıyla, her şeyin bir mantığı vardır. Eğer ne bildiğini soruyorsan, o zaman kesinlikle bir çözüm bekliyorsundur.

Mesela, şu an derin bir “Hayatın anlamı ne?” sorusunu sormak isteyen bir adam Mevlana’ya giderse, “Yaşamın anlamı 10.5 saatlik bir uyku ve 3 dakika kahve molasından ibarettir,” gibi bir cevapla karşılaşabilir. Erkekler her zaman çözüm peşinde koşar, mesele ne olursa olsun, cevabı mutlaka çözebileceklerine inanırlar. O yüzden Mevlana’nın “Hiçbir şey bilmiyorum” cevabı, bence erkeklerin kafasında şöyle yankı yapıyordur: “Peki, ya bu sorunun çözümüne giden yol ne?”

Kadınların Empatik ve İlişkisel Yaklaşımı: “Mevlana, Ne Bilirsin?”

Kadınlar ise Mevlana’ya “Ne bilirsin?” diye sorduklarında, Mevlana’nın cevabı muhtemelen biraz daha duygusal, biraz daha insan odaklı olurdu. Kadınlar için “Ne bilirsin?” sorusu daha çok, “Hayat, insanlar ve ilişkiler hakkında ne dersin?” anlamına gelir.

Kadınlar, empatik bir bakış açısıyla Mevlana’nın öğretilerini çok daha farklı şekilde algılayabilirler. Örneğin, “Mevlana, ne bilirsin?” sorusuna şöyle bir cevap alabiliriz: “Benim bildiğim şey şu ki, insanları anlamadan mutlu olamazsın. Kahvenin tadı gibi, ilişkilerin de özen ister!” Bir kadın için, Mevlana’nın cevabı “sevgi” ve “anlayış” üzerine olacaktır. O yüzden, belki de en doğru cevabı kadınlar verir, çünkü her bir bakış açısının içinde bir parça empati ve ilişki vardır.

Ve elbette, kadınlar Mevlana’ya şunu da sorabilir: “Mevlana, hayatın sırrı nedir?” Ve büyük ihtimalle, Mevlana şöyle derdi: “Hayatın sırrı, her gün başkasının içindeki güzellikleri görmekte gizlidir. Ama tabii, en güzel sırrı kahve ve bir arkadaşla paylaşmak!” Çünkü kadınlar, hayatın sırlarını hep paylaşımla keşfeder.

Mevlana’nın Öğretileri: Hepimizin Ortak Paydası

Mevlana’ya “Ne bilirsin?” sorusuna gerçekten de düşündürücü bir cevap aldık, değil mi? Ama bir de şöyle bir şey var: Sonuçta Mevlana, bize insanı ve insanın derinliğini öğreten bir düşünür. Belki de hepimiz, hayatın bu kadar karmaşık ve derin olduğu bir dünyada, cevaplardan daha çok birbirimizi anlamayı öğrenmeliyiz.

O yüzden, belki de Mevlana’nın cevabını hepimiz kendi perspektifimizden veriyoruz. Erkekler, çözüm odaklı ve pratik olarak hayatı anlamaya çalışırken, kadınlar daha çok empati ve ilişkiler üzerinden değerlendiriyor. Ama sonuçta hepimiz aynı soruyu soruyoruz: “Ne bilirsin?”

Sizdeki Cevap Ne?

Peki ya siz? Mevlana’ya “Ne bilirsin?” diye sorarsanız, ne cevabı alırsınız? Hadi, hep birlikte gülümseyelim ve kendi cevabımızı düşünelim! Yorumlarda cevabınızı bizimle paylaşın, bakalım kim en yaratıcı yanıtı verecek?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

şişli escort
Sitemap
betexper güncel girişsplash